Ankaranın " Kara Boşnak " Köyü Avşar » Boşnak HaberBoşnak Haber

25 Nisan 2024 - 23:39

Ankaranın ” Kara Boşnak ” Köyü Avşar

Ankaranın ” Kara Boşnak ” Köyü Avşar
Son Güncelleme :

12 Mart 2023 - 16:09

-Ankara iline 101 km, Polatlı ilçesine 27 km uzaklıktadır.Rakımı 1100 olan bu köy yörenin en yüksek köyüdür.Son derece taşlık bir arazisi vardır.Yanıbaşındaki meşelikler sayesinde yeşil bir yapı arzeder.

-Nüfusu 43 tür.(2022)

-1925 yılında Karadağdan glen göçmenler yerleştirilmiştir.

-Eski Adı Burhaniye’dir.

Polatlı Avşar Köyü Resimleri 1

 

-Ankara’ya Muhacir İskânının Sebepleri

Osmanlı Devleti, özellikle Kırım Harbi’nin ardından, göçlerin yoğunluk kazanması ile birlikte elden geldiğince bilinçli bir iskân politikası takip etmeye gayret göstermiştir. İskân sürecinde fizikî, coğrafî, stratejik, politik,
ekonomik, sosyal ve kültürel şartlar mevcut imkânlar ölçüsünde dikkate alınmıştır. Bu esnada iskânın gerçekleşeceği mahallin, devletin ve muhacirlerin menfaatleri göz önünde bulundurulmuştur Bu çerçevede Ankara’nın iskân alanı olarak seçilmesinin çeşitli sebepleri bulunmaktadır. Bunlardan ilki şüphesiz yerleşime uygun geniş arazilerin
bulunmasıdır. Bu durum 1890, 1891, 1893, 1900, 1909 ve 1911 senelerinde hazırlanan arazi tespit raporlarına yansımıştır.

Polatlı Avşar Köyü Resimleri 2

 

Muhacir iskânı için düşünülen diğer bazı vilayetlerde daha önce gerçekleştirilen iskân çalışmalarından dolayı yer kalmaması, o sırada geniş arazilere sahip olan Ankara’yı bu hususta bir alternatif haline getirmiştir14. Ankara’nın iskân alanı olarak seçilmesinin diğer bir sebebi 1890’ların başında Anadolu tren yolunun Ankara’ya ulaşmış olmasıdır. Bu sayede yük ve yolcu taşımacılığının başlaması buraya gerçekleşen göç sürecini müspet yönde etkilemiştir. Ankara’ya muhacir iskânının % 80’den fazlasının 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi’den sonra gerçekleştiği göz önünde bulundurulursa, iskânda demiryolu hattının rolü daha iyi anlaşılabilir. Muhacirlerin iskân mahallerine
nakli konusundaki kolaylığın yanında Türk ve Müslüman nüfusun demiryolu güzergâhı üzerinde yerleştirilmelerinin güvenlik açısından da önemli görüldüğü muhtemeldir. Zira Türk ve Müslüman nüfusun dönemin şartlarında bu alanlara yerleştirilmeleri ulaşım noktalarının emniyeti açısından önemlidir. Ayrıca demiryolu sayesinde Ankara’nın İstanbul ile irtibatı kolaylaşmış ve ulaşım süresi de kısalmıştır. Böylece Ankara’nın süreç içerisinde özellikle İstanbul ile ticarî ilişkileri gelişmiştir. Bu nedenle dönemin idarecileri Ankara’da Türk ve Müslüman nüfusun artırılmasının siyasî ve stratejik olarak İstanbul’u daha kuvvetli kılacağını düşünmüşlerdir
Osmanlı hükümetinin muhacir iskânı için Ankara’yı seçmesinin bir diğer sebebi ekonomiktir. Celâlilerin eşkıyalık faaliyetlerinden Anadolu’nun diğer pek çok vilayeti gibi Ankara da önemli ölçüde etkilenmiştir. Bu devrede pek çok tarım arazisi meydana gelen asayişsizlik ortamında terk edilmiştir17. Tarım arazilerinin terk edilmesinin başkaca sebeplerinin olduğu da muhakkaktır.

XIX. yüzyılın ikinci yarısına gelindiğinde ise Ankara’nın ticaretinin gerilediği ve insanlarının yoksullaştığı görülmektedir. Bunun yanında 1873­ 1874 yıllarında Ankara önemli bir kıtlığa maruz kalmıştır. 1877-78 Osmanlı Rus Harbi ise durumun daha da kötüye gitmesine sebebiyet vermiştir. Bir diğer felaket ise 1879 ve 1881 senelerinde yaşanan çekirge salgını ve ardından ortaya çıkan kıtlıktır. Çekirge salgınının etkisi devam eden yıllarda da kendini göstermiştir. Bu süreçte önemli miktarda nüfus kıtlık sebebiyle yaşamını kaybetmiştir
XIX. yüzyılın son çeyreğinde, Ankara genelinde pek çok harap köyün ve ziraata açılmamış arazilerin var olduğu bir gerçektir. Bununla doğru orantılı olarak Ankara’da tarım, ticaret ve hayvancılık olması gereken seviyenin oldukça gerisinde kalmıştır. Muhacirlerin gelmesi ile birlikte harap köylerin yerleşime açılması, boş arazilerin ziraata kazandırılması ve bu sayede Ankara’nın mamur edilmesi hedeflenmiştir

-Avşar Köyüne İskan 

Polatlı Avşar Köyü Resimleri 3

 

Boşnak muhacirlerin Ankara’ya iskânı 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi’nin ardındandır. Ankara’ya iskân edilmeye başlayan Boşnakların geldikleri yerler tespit edilebildiği kadarıyla Tuzla, Hersek, Mihyaç, Travnik, Banja
Luka (Banaluka), Mostar, Bihke, Krayina ve Saraybosna’dır. Ayrıca 1909 senesinde, günümüzde Karadağ sınırları içerisinde yer alan Kolaşin’den göç eden Boşnaklar da Ankara’ya iskân edilmiştir.

İşte Ankara Polatlı Avşar Köyüne iskan edilen Boşnaklar da Karadağ Kolaşin’den gelen Boşnaklardır.Ankara’da iskân edilen Boşnaklar arasında gelinen yere göre “ Sarı Boşnak” ve “Kolaşin” ayrımının olduğu anlaşılmaktadır. Sarı Boşnak olarak nitelenenler Tuzla, Hersek, Mihyaç, Travnik, Banja Luka (Banaluka), Mostar, Bihke, Krayina ve Saraybosna’dan hicret etmiş olanlardır. Boşnak denilince akla gelen ilk grup da bunlardır ve çoğunluğu oluşturmaktadırlar.
Ankara’da bulunan Çimenceğiz, Ördekgölü, Kesikkavak ve Fevziye köyleri Sarı Boşnak’tır. Ankara’da bulunan tek Kolaşin yerleşim alanı ise günümüzde Polatlı ilçesi sınırları içerisinde yer alan Avşar (Burhaniye) köyüdür.

Polatlı Avşar Köyü Resimleri 5

-Muhacirlere Sağlanan Yardımlar
Arşiv kayıtlarından anlaşıldığı üzere devletin Ankara’ya iskân edilen muhacirlere nakliye, iaşe, yevmiye, arazi tahsisi, mesken inşası, yakacak, ziraat aleti, ziraat hayvanı ve tohumluk desteği ile defin işleri ve sağlık konularında yardımları söz konusudur. Bunların yanı sıra mağduriyet içerisine düşen ve devletten destek talep eden muhacirlere de talepleri doğrultusunda elden geldiğince yardımda bulunulduğu anlaşılmaktadır. Devlet yardımlarının yanında Ankara halkının da muhacirlere çeşitli destekleri söz konusudur.

Devletin muhacirlere olan ilk desteği, onların iskân alanlarına sevki sırasındadır. Göç ettikleri mahallerden İstanbul ve İzmit’e ulaşan muhacirler genel olarak demiryolu vasıtası ile Ankara’ya gönderilmişlerdir83. Bu sırada bir kısım muhacir için herhangi bir ücret talebinde bulunulmamıştır.
Bir kısım muhacir için ise çeşitli oranlarda (%25,%85, % 30 ve % 50) indirimlerin uygulandığı görülmektedir86. Bu esnada Osmanlı hükümeti, muhacirlere iaşe ve yevmiye yardımında da bulunmuştur. Tespit edilebildiği kadarıyla bu yardımlar kalıcı iskâna kadar devam ettirilmiştir87. Bazı durumlarda ise elinde sadece “fukara belgesi” olan muhacirlere yardımda bulunulmuştur. Bu tarz yardımlar çeşitli aksaklıklar olsa da yukarıda belirtildiği üzere muhacirlerin kalıcı iskânlarına kadar devam ettirilmiştir.

Ankara’da iskân edilen muhacirlere sağlık alanında da bazı yardımlarda bulunulmuştur. Bunlar muhacirlerin tedavisi için hekim görevlendirilmesi şehirde bulunan hastahanelerde kendileri için odalar tahsisi ve tibbî
malzeme teminidir.

Devlet, dönemin zor şartlarında elinden geldiğince muhacirlerin ihtiyaçlarını gidermeye gayret sarfetmiştir. Ancak muhacirlerin kitleler halinde gelişi devleti diğer alanlarda olduğu gibi malî açıdan da zor durumda bırakmıştır. Bu ortam içerisinde idarecilerin bazı harcamaları kısma gayreti içerisine girdiği görülmektedir. Bu doğrultuda, iskân talebinde bulunan bir kısım muhacirin “iskân için herhangi bir talepte bulunmamak ve Devlet ’in gösterdiği mahallerde iskânı kabul etmek kaydıyla” Ankara’da iskânına müsaade etmişti

Ankara’da muhacir iskânı sürecinde bazen muhacirlerden ve bazen de yerli halktan kaynaklı olarak serserilik, işkence, gasp, yağma, hırsızlık tecavüz, kız kaçırma, kaçakçılık gibi hadiselerin meydana geldiği görülmektedir. Bu konuda pek çok hadise Ankara Şer ’iyye Sicillerine yansımıştır.

 

-AVŞAR KÖYÜNDEN ŞEHİTLER

Köyden Ali oğlu Hüseyin ve Osman oğlu Nuri Kurtuluş Savaşı sırasında şehit oldular.

-Yapılan incelemelerde 1900’lü yılların başlarında Ankara’da kayda değer miktarda Boşnak arabacının olduğu arşiv kayıtlarına yansımıştır. Devletin nakliye işleri konusunda bunlardan istifa ettiği anlaşılmaktadır. Tespit edilebildiği kadarıyla Mustafa, Mehmed, Hüseyin, Süleyman, Osman, Ömer, Derviş, İsmail, İbrahim, Sadık ve Hüseyin isimli Boşnaklar bunlardan bazılarıdır

-Muhacirlerin gastronomi hususunda da Ankara’ya katkıları söz konusundadır. Ankara’ya iskân edilen muhacirlerin farklı kökenlere mensup oluşu ve değişik coğrafyalardan gelmiş olmaları bunda önemli bir etkendir. Muhacirler gelişleri ile birlikte yemek kültürlerini de Ankara’ya taşımışlardır.
Evvelce Ankara halkının ekseriyetle katı yiyecekler ve etle beslendikleri bilinmektedir. Ankara’ya sebze ve meyve kültürünün yerleşmesi daha önce de belirtildiği üzere Rumeli bölgesinden gelen muhacirlerle birliktedir.
Mutfak kültürü konusunda Boşnak böreği, Boşnak tatlısı, roja tatlısı, kabak böreği, ıspanak böreği, hurmitsa tatlısı, mısır ekmeği Boşnakların mutfak kültürüne aittir.

-Bir kısım muhacir yerleşim alanı ise kentleşme ile birlikte şehir içerisinde kaldığından muhacir olma hüviyetini kaybetmiştir. Ankara’nın merkezinde (Şükriye Mahallesi) ve Haymana’da (Haymana Hükümet Konağı’nın karşısında) teşkil edilen Boşnak mahalleleri buna iyi birer örnektir. 

-Nihayet 2011 Nisan ayında Burhanettin Bey’den bir telefon aldım. Polatlı’nın en fakir, en az nüfuslu ve en yüksek rakımlı köyü olan Avşar’ın muhtarı kendisini aramış ve “Doktor Bey için uygun bir arazi çıktı, gelip baksın” demişti. Burhanettin Bey arazinin hazine arazisi olduğunu, istediğim ölçekte olmamasına rağmen (elli küsür dönümdü) başlangıç olarak kiralayabileceğimi, sonra zamanla sınırındaki küçük tarlaları satın alarak genişletebileceğimi söylüyordu.

Hafta sonunu iple çektim. Avşar köyü Polatlı’nın Çile Dağı zirvesine yakın konumlanmış, çok küçük bir orman köyü idi. Polatlı’ya Ayaş yönünde 25 km uzaklıktaydı. Anayoldan 5 km’lik şose bir yolla köye ulaşılabiliyordu. Sapakta yer alan komşu köyde önemli sayıda yetişmiş ceviz ağacı vardı. Polatlı’nın o zaman asfalt olmayan tek köy yolu Avşar’ınkiydi. Köy halkının tamamı Boşnak göçmeniydi. Yazın 10 hane kadar oluyorlardı. Kışın sadece 5 hane kalıyordu. Çoğu birbiriyle akrabaydı. Aralarına o zamana kadar hiç yabancı almamış, saf, temiz, açık görüşlü, çalışkan ve misafirperver insanlardı. Muhtarlarıyla ilk tanıştığımda ceviz bahçesi kurmak istediğimi öğrendiğinde söylediği bir cümleyi unutmamıştım: “50 yaşındayım, bizim köyde cevizlerin dondan etkilendiği, meyve vermediği tek bir yıl bile hatırlamıyorum.” demişti. ( http://www.agaclar.net/forum/1291057-post6.htm)

-Yerleşmede 1944 yılında yapılan cami, köy konağı, içme suyu ve kanalizasyon şebekesi bulunmaktadır.Kuşsivri tepe ve Hırsızkayası tepesi gibi yükseltiler bulunan yörede Dutderesi akarsuyu vardır. Bölgede buğday, arpa, nohut, mercimek ve ayçekirdeği, bahçelerde ise kayısı, erik, vişne, elma, ayva, armut, dut ve ihtiyaca göre sebze yetiştirilir.

Koyun, keçi ve yerli ırk sığır besiciliği yapılır.Boşnak geleneğinin hakim olduğu köyde ekmek olarak bazlama ekmeği yenir. Geleneksel yemekleri ise Boşnak böreği, dilanik ve kaçamaktır.Yörede meşe ve fundalıklar görülür.( http://polatlihaber.blogspot.com/2012/04/avsar-koyu.html)

YORUM YAP