Ankara'nin Boşnak Köyü Fevziye'yi Tanıyalım » Boşnak HaberBoşnak Haber

17 Nisan 2024 - 20:24

Ankara’nin Boşnak Köyü Fevziye’yi Tanıyalım

Ankara’nin Boşnak Köyü Fevziye’yi Tanıyalım
Son Güncelleme :

24 Mayıs 2016 - 18:27

ANKARA FEVZİYE KÖYÜ BOŞNAKLARI

Hazırlayan: Şevket KOÇ

              Ankara’nın Boşnak köyü olan Fevziye günümüzde Etimesgut ilçesine bağlı bir mahalledir. Eski ismi Soltak olan köy 19 Temmuz 1901 tarihli “Bosna Göçmenlerinin Ankara’da İskan Edildikleri Bölgeler”başlıklı belgede “ Surtak “ adıyla geçer.Köy daha önce Yenimahalle ilçesine bağlıyken daha sonra yapılan değişiklikler ile Etimesgut ilçesi’ne bağlandı. Fevziye Köyü Ankara’ya 30 km, Etimesgut ilçesine ise 35 Km mesafededir.Geçim kaynakları tarım ve hayvancılık olan köyün nüfusu günümüzde 401’dir.

                                                          KÖYÜN İSMİ NERDEN GELMEKTEDİR ?

        Köyün bilinen ilk ismi SOLTAK’tır. Köyün kervan yolu üzerinde olması ve kervanların burda durup bir müddet “Soluklanması”ndan ötürü Solumak anlamında olduğu köylüler tarafında iddia edilse de Osmanlı kaynaklarında SORTAK olarak kayıtldır.Bazı Osmanlı kayıtlarında ise köye MESUDİYE olarak geçmektedir. Kurtuluş Savaşı sonucunda Fevzi Paşa köyü, karargâh olarak kullanmıştır .Fevzi Paşa köylülere köyün adını sorar.Köylüler de Boşnakça”Soltak” derler. Fevzi Çakmak da bunun üzerine “Benim adım Fevzi,burası da Fevziye Köyü olsun “ der.Köyün ismi Fevziye olur.

                                                             BOŞNAKLARIN KÖYE YERLEŞMESİ

             Boşnakların köye ilk iskanı 1901’dedir.Bu belgeye göre Boşnak göçmenler için 80 adet ev yapılması kararlaştırılmıştır. Duvarları bitip üzerleri henüz örtülmeyen 50 kadar da hane belirtilir. Anlaşıldığı gibi köye ne kadar Boşnak muhacirin yerleştiği belirtilmemiştir. Tahminen 50 hane yerleştirilmiş olabilir.Fevziyeli Boşnaklar önce Ankara’da Boşnaklar için oluşturulan Şükriye Mahallesine yerleştirildi.Bir kısmı burada kalırken bir kısmı da önce Gölbaşı Ballıkpınar Köyü’ne yerleşmişler, ancak çok fazla sivrisinek var diye duramamışlar oradan da İncek tarafına göç etmişlerdir. Bir süre sonra da burayı da beğenmeyip Soltak köyüne yerleşeceklerdir. Soltak köyünün yeşillik ve ormanlık olması bir yandan da memleketlerine benziyor olması köye yerleşmelerinde etkili olacaktır.Ancak bir kısmı daha burayı beğenmediği için Bursa ve Balıkesir’e gidecektir.

                 Köye Bosna’dan Mostar,Stolac,Zenica,Hersek ve Dobra’dan Boşnak göçmenler yerleşmiştir.İlk yerleşenler Ömer Malohociç,Ali Malohociç,Hasan Begoviç,Hayri Begoviç,Recep Begoviç,Halil Haliloviç,Hasan Haliloviç,Ali Haliloviç,Bekir Gatçan,Arif Gatçan,Cafer Gatçan,Ahmet Gatçan,Paşa Paşoviç,Salih Paşoviç,İbrahim Paşiç,Adem Paşoviç,Mehmed Meşiç ve aileleridir.Paşoviçler Dobra’dan,Malohociçler Mostar’dan,Haliloviçler Stolac’tan ve Gatçanlar da Zenica’dan göç eden ailelerdir.

                     Köye yerleşen Boşnakların çoğu inşaat ustasıdır geri kalanlar ise çiftçilik yapar.Köye ilk göçler sırasında Boşnak göçmenler kendi aralarında kız alıp vermişler ancak yerleştikleri çevreye uyum sağladıktan sonra dışarıdan kız alıp vermişlerdir. Boşnakların çevreye uyum sağlayamamanın sebepleri arasında , halk arasında gavur olarak nitelendirilmeleri ve Türkçe bilmemeleridir. Nitekim 1992-95 Bosna Savaşı’na kadar da bilinmeyen Boşnaklar,bu savaşla birlikte haklarında bilgi öğrenmesi sağlanacaktır.Bu savaştan sonra Boşnakların “ Müslüman “ olduğu öğrenilmiştir.

  Günümüzde köyde Malihociç,Mesiçi,Alustriç,Gatçan,Paşoviç,Tabakoviç,Haliloviç ve Begoviç sülaleleri vardır.

          Köyde yaşayan Boşnaklar,konuştukları Boşnakçanın şimdiki Boşnakça’ya benzemedğini ifade etmektedirler. Eski Boşnakça kullanan Boşnak köylüler,şu anda dil kullanılması konusunda da genelde yaşlıların kullandıklarını genelde ise gençlerin Boşnakça konuşmadıkları ve bilmediklerini ifade etmişlerdir.Dilin unutulmasında dışardan kız alıp vermeler ,özellikle de ilkokul çağında Boşnak çocukların Türkçe öğrenmeleri için öğretmenlerinin Türkçe konuşma baskısı ve Türkiye’ye uyum sağlama istekleri etkilidir.Konuştukları Boşnakça ise Türkçeleşmiş Boşnakçadır.Mesela Çay’a çaye,kıza da kzı derler.

                        Bosna Savaşı sırasında,Türkiye’ye getirilen yaralı Boşnakların bir kısmı ,Ankara’ya getirilmiş ve Fevziyeli Boşnaklar da onları ziyarete gitmişlerdir. Hatta onlara yemek bile yapmışlardır. Evlerine getirdikleri Boşnaklar da olmuştur.Çektikleri acıları dinlediklerinde onlarla beraber üzülüp ağlamışlar ve acılarını paylaşmışlardır.Doktorlar ile Boşnak yaralılar arasında tercümanlık da yapmışlardır.

                    Fevziyeli Boşnaklar,Boşnak giyim kuşam konusunda ise eskisi gibi geleneksel kıyafetleri giymediklerini  hatta şu andaki düğün ve özel günlerde de bundan uzak kalmışlardır. Oyunlarında ise Ankara yöresi ağırlıklı oyunlar oynarlar.Köyde evlilikler başlangıçta Boşnakların kendi içindne iken daha sonra karışık evlilikler görülmeye başlanmış.Hatta bir kaynakta ,yapılan yüz yüze görüşmede bir fevziye Boşnağı “gençlerinin hiçbirinib Boşnakla evlenmediğini “söyler. Fevziye Mahallesi‟nde yaşayan Boşnakların  dedelerinin Türkiye‟ye ilk göç ettikleri dönemde Türkçe bilmemelerinden ötürü yerli halk tarafından “gâvur” olarak etiketlendirildiklerini ,bu nedenle de yerli halk ile etkileşimlerinin oldukça sınırlı kalmasına neden olduğunu, kız alıp-verme, arkadaşlık-komşuluk ilişkileri kurulamadığını söyleyelim. Bu durumun Bosna Savaşı sonrasında ortak kimlik olan din paydasıyla yumuşattığını ifade edebiliriz.

            Fevziye Mahallesi‟nde yaşayan Boşnakların göçmen kimliklerine yaptıkları vurgu geçmişe nazaran etkisini yitirmiş olsa da halen kimlik öğesi olmaya devam etmektedir. Bazı katılımcılar “Evet, gelini göçmen diye tercih ettik, yakın, uyuyor kültürlerimiz göçmenlerle. Türk kültürüyle de uyuyor ama yine de farklılık var. Saygısı çok farklı göçmen halkının, mesela Boşnaklara göre kıyaslarsan ben Arnavutların saygısını daha çok görüyorum. Boşnakların da Türklerden fazla…Kayınvalidemin bir lafı vardı, buralılar, Türk milleti birazcık aileye saygısız oluyor, göçmen halkı daha farklı o yüzden gelinim-damadım göçmen olsun isterim. Müslüman olsun tabi ki başta
Müslüman olsun, Müslüman olmayana vermem.” (Kadın, 48, Ev Hanımı) ifadelerin de anlaşılacağı
üzere çocuklarının eş seçiminde göçmenliğe önem verilmektedir.

              Fevziye Boşnaklarda eskiden Boşnak düğün ve  adetlerini uygularken artık yapılmamaktadır.Dimja giyilmemekte ,onun yerini Ankara kültürü almaktadır. Eskiden düğünleri bir hafta sürerken artık ondan  vazgeçildiği için iki günde bitmektedir.

             Fevziyeli Boşnaklar arasında rastlanılan en önemli olgulardan birisi “Avrupalılık” tanımlamasıdır.
Boşnaklar, kendilerini Avrupalı olarak tanımlarken kimliklerini hem toplumsal çevrelerinden
farklılaştırmakta hem de Boşnak kimliklerini yaşattıklarını düşünmektedirler.

 

        Boşnak kültürünü en iyi yansıttıkları nokta yemeklerdir.Pita,Patatesli İclavak,Kabaklı İclavak,Patatesli Dila ,Rujitsa,Gobeta,Kolaça ve Maslenica gibi yemekleri yapmaktadırlar.

Kaynak:

1-http://turkishstudies.net/Makaleler/1911167182_108_taco%C4%9Flutu%C4%9Fcapoyraz_ar%C4%B1kang%C3%BClay_sa%C4%9F%C4%B1radem_1941-1965.pdf

2- Gürhan Demirel ( Fevziye Köyü Boşnağı)

3-wikipedia

4-https://www.acarindex.com/dosyalar/makale/acarindex-1423933858.pdf

5-Uzm.Dr.Yunus Pustu ,TTK 

6-https://www.acarindex.com/dosyalar/makale/acarindex-1423933858.pdf

 

YORUM YAP