Kırklareli'nin Boşnak Köyü Balaban -Velika » Boşnak HaberBoşnak Haber

16 Nisan 2024 - 12:59

Kırklareli’nin Boşnak Köyü Balaban -Velika

Kırklareli’nin Boşnak Köyü Balaban -Velika
Son Güncelleme :

13 Şubat 2016 - 0:58

BALABAN ( VELİKA ) KÖYÜ BOŞNAKLARI

Balaban ,Kırklareli İlinin Demirköy ilçesine bağlı bir köydür.Kırklareli’ne 83,Demirköy’e 9 Km.uzaklıktadır.Köy yarı Trakya karasal iklimi yarı Karadeniz iklimine sahiptir. 2022 sayımına göre 403 .120 haneden oluşmaktadır.

Köyün eski halki Rum kilisesinden ayrildigi icin Burgasin cesitli köylerine tasinmistir. Köyün adı 1877 kaynaklarında Bulgarca “Velika” dan gelir.Daha sonra ise ismi büyük anlamına gelen Balaban olmuştur.Köyde Trakya Karasal iklimi hakimdir.Yüksekliği 470 m’dir.Köyün ekonomisi genelde orman ürünleri tarım ve hayvancılığa dayalıdır.Son yıllarda büyük göç vermiştir.Tatlı su balığı meşhurdur.Köy, adını muhtemelen Balaban Avşarlarından almıştır.Köy Muhtarı NAZIM GÖRKEY’dir. Kırklareli’nin Yıldız Dağları Bölümünde bulunan orman köylerinden biridir. Kırklareli’nin Karadeniz sahilini oluşturan İğneada’ya yakındır. Köyde ilkokul vardır.

BOŞNAKLARIN KÖYE GÖÇÜ
Balaban, Hamdibey ve Gökyaka köyündeki Boşnaklar 1925 yılında gelmiştir. Yugoslavya döneminin sistemine alışamadıkları, toprak reformlarının onları gittikçe fakirleştirdiği ve yine Müslüman olarak kendilerini güvende hissetmedikleri için göç etmişlerdir.Buraya gelenler terk edilmiş ve ıssız bulmuşlar..çünkü yöredeki Bulgarlar ,mübadele ile dönmemek üzere buraları terk etmişler.. Sancak Bölgesinden gelenler oluşturur.Novipazar,Rezraviçe ve Tutin bu köye gelen Boşnakların geldiği şehirlerdir.

Evlerinden, sevdiklerinden, alışmış oldukları yaşam standartlarından kopan insanların içine düşmüş oldukları boşluğa, göç yolculuğundaki kayıpları ile ölüm acıları da eklenmiş, muhacirlerin bir kısmının yeni geldikleri ülkenin dilini bilmemelerinden kaynaklanan sıkıntıları yıllarca sürmüştür. Aynı dinden olmalarına rağmen, Boşnak muhacirlerin ana dillerinin Boşnakça olması gibi kültür farklılıkları ve göçün yarattığı güçlükler, öncelikle muhacir Boşnak ailelerde ve yerli unsurlarda bir şok yaratmıştır. Dil farklılığının varlığı ve muhacirlere toprak ve ev verilerek devlet tarafından kollandıkları kanaati, yerli halk tarafından muhacirlere yönelik ön yargıların ve belli bir süre dışlamanın oluşmasına sebep olmuştur. Daha sonraları, Kırklareli, Erzurum, Trabzon, Adapazarı gibi şehirlere yerleşen Boşnakların toplumsal açıdan bölgede yarattığı yenilikler ile yerli halkın tahayyülündeki muhacir imgesi farklılaşmış, bu da bütünleşmeyi sağlamıştır

Köye yerleşme ile ilgili iki Balabanlı Boşnak’ın anlatımına kulak verelim : “Bizimkiler 1925’te Yugoslavya’dan Kırklareli’ye gelmişler. Kırklareli o zamanlar boşmuş, birkaç gün oralarda dolaşmışlar. O zaman Atatürk böyle toplu göçleri Türkiye’nin her tarafına dağıtıyormuş. Oradan birisi demiş onlara, bakın boş evler var tutun girin o evler sizin olur, yalnız birbirinize gelip gitmeyin anlaşılmasın. Toplu halde yani olmaz. Bunlar da korkmuşlar. Valla biz gidelim bir yer bulalım kimse bizi bulamasın. Buraya gelmişler, köyü görmüşler, köyde kimse yok evler duruyor. Demişler biz buraya yerleşelim. Burada ot çok, orman çok. Bizim zaten geldiğimiz yer de orman köyü. 20-30 hane gelmişler. Hem burada kimse dağıtmaz bizi bir daha demişler. Bir yaz akşamı gelmişler, yukarıda papazın evi varmış, hepsi toplaşmış, o akşam orda konaklamışlar. Bu olay 1925 yılında Hıdrellez akşamı olmuş. Köyün eski ismi Velika. Bulgarların oturduğu zaman da ismi Velika’ymış.herhalde. Bulgaristan’da da aynı isim var. Buradan giden Bulgarlar gittikleri yere de Velika demişler. Bir akşam papazın evinde kaldıktan sonra dağıtmışlar evleri, sen buraya sen oraya. Herkes yerleşmeye başlamış. Bir zaman sonra bunları dağıtmak istemişler. Raif isminde bir adam varmış, bütün orman onunmuş. Ormanda çalışırken bizimkileri sevmiş o adam. Eğer demiş bu insanlardan zarar gelirse ben sorumluyum, göndermeyin bu insanları demiş. Eğer bunları dağıtırsanız benim ormanı kim çalışacak demiş. Sonra göndermemişler.”

“Ben burada dünyaya gelmişim. Babam 1925’te gelmiş ben de 27’de doğmuşum. Biz Yugoslavya’dan gelme, Novipazar diyorlar. Biz bu köye gelene kadar bu köy on sene boş kalmış. Kimse buraya yerleşmemiş. Sonra bizimkiler burasını beğenmişler. Arazisi düz, suyu bol. Her tarafta nereye gidersen ormanda kaynaklar, 4 tarafta su var. Velika deresi var. Bütün araziler bu dereden sulanabiliyor”

KÖYDE BOŞNAK KÜLTÜRÜ
Köyde Boşnak örf ve adetleri devam ettirilmektedir.Boşnak misafirperverliği ve Pitası meşhurdur. Trakyadaki Boşnak düğünlerinde genelde Trakya ve roman havası görülürken Balaban Köyünde halen eski boşnak oyunları oynanmaktadır.Boşnak yemekleri başta Pita,Mantija,Soka olmak üzere yapılmaktadır.

2014 yılında köyde iftar verilmiş ve 600 kişi katılmıştır.

Boşnaklarda futbolun sevdası büyüktür. Lig maçları yayını veren bir yer Demirköy ilçesinde yoktur ama Balaban köyünde vardır. Ücreti gençler kendi aralarında para toplayıp verirler. Bu sevda o ücreti kaldırır. Kahvenin köşesindeki kupalar belediyenin düzenlemiş olduğu turnuvalarla ilgilidir. Balaban köyünde genç nüfus da olduğu için üç takımla çıkarlar. Turnuva Haziran’dan sonra Ağustos ayı gibi düzenlenir. Bazen düzenlenmediği yıllar da olur. Balaban köyündeki gençlerden ikinci ligde, üçüncü ligde oynayan vardır. Turgutluspor’da Savaş Yıldız var. İstanbul’da vardı. Hayro var Hayrettin vardı Galatasaray’da. Boşnaklardan futbol oynayan çok vardır.

Günümüzde sadece Balaban köyünde uygulansa da Boşnak düğünlerinde kına gecesinde gelin beş, altı dimya değiştirir. Kaynanası kaç tane dimya diktirdiyse kına gecesinde onları sırayla giyer, davetlilere gösterir.

KÖYDE YAŞAYAN BOŞNAK SÜLALELER
– Eleskovicler-Dzekovicler-Ramiceviçler-Ruşoviçler-Dzudzeviçler-ZukorljiçlerFazliçler-Azemoviçler-İbrahimoviçler
Köy sakinlerinin temel geçim kaynağı ormancılık fakat bu köyde sadece ormancılar değil mimarlar,mühendisler,öğretmenler ,doktorlar ve din görevlileri de çıkmış..
Köyün en meşhur isimlerinden Hacı Elez’in küçük bir hidrosantral yapıp evinin elektriğini üretmesi köydeki en meşhur olay..ancak hacı hiç okula gitmemiş.. Köyde iş sorunu olduğundandolayı göç yoğun şekilde Lüleburgaz,Çerkezköy ve İstanbul ‘a yapılmaktadır
Köyde yakın zamana kadar Muyo,Halil ve Tale Licanin’in kahramanlıkları Gusle eşliğinde çalıp söylenirmiş..Köyde Boşnak adetleri devam ettiriliyor..Köyde Boşnakça konuşulmakta ve dil unutulmamaktadır.Köyün en çok sevilen ve yapılan yemeği Pita’dır.
Köye en çok yardım eden isim Bahri Sipahi. Köylüler onun için : “Allah onu korusun ve bizden esirgemesin” şeklinde bol bol dua ediyor

– Kaynaklar:
-Boşnaklar Türkiyenin Sadık Vatandaşları Kitabı –Sait KAÇAPOR
-http://www.demirkoyum.com/icerikdetay.asp?uid=221&kid=
-frmartuklu.org
-https://tr.wikipedia.org/wiki/Balaban,_Demirk%C3%B6y
-https://www.koylerim.com/demirkoy-balaban-koyu-313786h.htm
-https://www.main-board.com/392656/balaban-koyu-demirkoy-kirklareli
-KIRKLARELİ’DE BOŞNAK HALK KÜLTÜRÜ ,ESRA SIZAN

YORUM YAP