İstanbul'da sivrisinek kabusu! Hastaneler dolup taştı, hedeflerinde iki kan grubu var » Boşnak HaberBoşnak Haber

18 Mart 2024 - 10:01

İstanbul’da sivrisinek kabusu! Hastaneler dolup taştı, hedeflerinde iki kan grubu var

İstanbul’da sivrisinek kabusu! Hastaneler dolup taştı, hedeflerinde iki kan grubu var
Son Güncelleme :

16 Eylül 2022 - 10:27

İstanbul’da sivrisinek ısırıkları nedeniyle hastanelere başvuran sayısı son zamanlarda oldukça arttı. Bu artış uzmanlara göre son yıllarda popülasyonu artan “Aedes” türü sivrisineklerden kaynaklanıyor. Saldırgan bir tür olan Aedes tipi sivrisinekler, ısırdığı bölgelerde kızarıklık, kabarma, kaşıntı ve yara şeklinde alerjik reaksiyona yol açıyor. Uzmanlar İstanbul’da yayılım içerisinde olan bu türün en çok A ve 0 kan gruplarını hedef aldığını ifade etti.

İstanbul’da son yıllarda popülasyonu artan “Aedes” türü sivrisineklerin, ısırdıkları bölgelerde kızarıklık, kabarma, kaşıntı ve yara şeklinde alerjik reaksiyona yol açtığını ifade eden uzmanlar, hastanelere başvurulardaki artışa dikkati çekti.


ALERJİK REAKSİYONLAR AEDES TÜRÜNDEN KAYNAKLANIYOR
İstanbul Üniversitesi- Cerrahpaşa (İÜC) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, sivrisinek ısırıklarının alerjik reaksiyon şeklinde karşılarına çıkmasının nedeninin, saldırgan bir tür olan Aedes’ten kaynaklandığını söyledi.

KIZARIKLIK, KABARMA, ŞİŞME VE KAŞINTI
Kutlubay, bu türün ısırdığı yerde kızarıklık, kabarma, şişme oluşturduğunu ve çok kaşıntı yaptığını anlattı. Hastaneye gelen çoğu hastanın, 4-5 gün önce kendisini sivrisinek ısırdığını söylediğine değinen Kutlubay, “Bu türler, özellikle atopik ve alerjiye yatkın bireylerde, açık tenli kişilerde, çocuklarda, alerjik egzaması olanlarda, ısırdıkları yerde kaşıntıyla beraber su toplayan, kabarcık tarzında yaralar yapabiliyorlar. Kaşınmadan dolayı bakteri enfeksiyonu kapan, yara gelişen hastalar da mevcut.” bilgisini verdi.

HASTANEYE GEÇEN YILA GÖRE DAHA FAZLA GELEN VAR
Zekayi Kutlubay, vakalara son birkaç yıldır rastlandığına değinerek, “Hastaneye geçen yıla göre biraz daha fazla gelenler var. Özellikle Avcılar, Halkalı, Silivri tarafından daha çok gelenler vardı geçen yıllarda. Şimdi de o taraftan gelen hastalar var ama İstanbul’un her yerinden benzer şikayetle geliyorlar. Çoğu kişi de bunu hastalık olarak kabul etmiyor ya da doktora bu nedenle gelmiyor” dedi.

“UZUN KOLLU KIYAFETLER GİYİLEBİLİR”
Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, sivrisinek ısırıklarından mustarip kişilerin, kaşıntı giderici losyonlar, kremler, jeller ya da kortizonlu birtakım kremler sürerek rahatlama yoluna gittiğini, antihistaminik denilen antialerjik haplar ya da şuruplardan da faydalandıklarını anlattı.

Esas önemli noktanın korunma olduğunu vurgulayan Kutlubay, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “Uzun kollu, uzun paçalı kıyafetler giyilebilir. Sinekler parlak giysileri çok sevdiği için parlak olmayan giysiler tercih edilebilir. Mümkün olduğunca vücudun açıkta kalan bölgelerine sinek kovucu spreylerden sıkılabilir ya da lavanta ve okaliptüs yağları gibi sivrisinek uzaklaştırıcı özellikleri olan yağlardan sürebilir. Bunlar kaşıntıyı da kısmen azaltır. Fesleğen gibi bitkilerin sivrisinek kovucu özelliği olduğu biliniyor. Ortamda o tarz bir bitki bulundurulabilir. En azından bu şekilde korumak mümkün.”

İSTANBUL’DA YAYILIM İÇERİSİNDELER
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Dermatoloji Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Zafer Türkoğlu, özellikle temmuz ayından itibaren vaka sayısında artış gözlemlediklerini söyledi. Aedes türü sivrisineklerin İstanbul’da bir yayılım içinde olduğuna dair bilgiler bulunduğunu aktaran Türkoğlu, bu sinek ısırıklarının, alerjik ve yatkın karakterdeki bireylerde birtakım hastalıkları tetiklediğine dikkati çekti. Aedes türü sivrisinek ısırığının ardından “kaşıntı, kabarıklık ve kaşınma döngüsü” yaşandığını anlatan Türkoğlu, “Yüksek derecede protein zerk ettikleri için bu protein deri altında histamini patlatıyor ve kaşıntısı da o ölçüde şiddetli oluyor.” dedi.

“A VE 0 KAN GRUPLARI, SİVRİSİNEKLER İÇİN DAHA CEZBEDİCİ”
Şiddetli kaşıntı yaşayanlara “Bebeği sever gibi derinizi kaşımanız lazım” dediklerini aktaran Türkoğlu, şöyle konuştu: “Yani tırnaklayarak değil de sadece avuç içiyle kaşımanız lazım. Çünkü bu kanatma ya da parçalama, deri altındaki histamini daha da uyarıyor. Kısır döngüye yol açıyor. Tabii yüksek protein de içerdiği için sinek, alerjik uyarıyı çok şiddetli yapıyor, özellikle çocuklarda… Bir de çalışmalarda şunu diyorlar, A ve 0 kan grupları, sivrisinekler için daha cezbedici.”

Prof. Dr. Zafer Türkoğlu, sivrisinek ısırıklarından kaynaklı alerjik reaksiyonların, bulaşıcı ya da salgın oluşturucu bir durum olmadığını vurguladı. Sinek ısırıklarından korunmak için vazelin sürerek bacaklar ve kollarda katman oluşturulabileceğini anlatan Türkoğlu, ayrıca defne, fesleğen, biberiye, okaliptüs gibi bitkilerin kokusu ve limon otu tütsüsünün sineği uzaklaştırma adına faydalı olabileceğini sözlerine ekledi.

Kaynak: AA / Elif Küçük – Güncel

YORUM YAP