Fetih Kahramanı Ulubatlı Hasan Boşnak mı ? » Boşnak HaberBoşnak Haber

18 Nisan 2024 - 13:00

Fetih Kahramanı Ulubatlı Hasan Boşnak mı ?

Fetih Kahramanı Ulubatlı Hasan Boşnak mı ?
Son Güncelleme :

01 Nisan 2022 - 17:57

BOŞNAK TV’DEKİ BİR PROGRAMDA MAALESEF HEM ULUBATLI HASAN HEM DE TUTİN ŞEHRİ KONUSUNDA İNSANLARIMIZA YANLIŞ BİLGİ VERİLDİ

Programa konuşmacı olarak katılan Refik Akova’nın Ulubatlı Hasan’ın Yenipazarlı (Novi Pazar) olduğu ve Tutin şehri isim kökeninin Türklerin “tutun, tutun” demiş olmalarından ortaya çıkmış olduğu tarihi gerçekler ve belgelerle çelişiyor.

ULUBATLI HASAN İLE İLGİLİ TÜRK TARİHÇİLERİNİN GÖRÜŞLERİ

Prof. Dr. İlber Ortaylı: Ulubatlı Hasan’ın varlığı hakkında “Ulubatlı Hasan hikâyesini yazanlar, son devir Bizans-Osmanlı tarihçileridir. Sancağı diken biri var mutlaka. Ama bu Ulubatlı değil. Kayıtlarda Ulubatlı Hasan yok”.
Prof. Dr. Erhan Afyoncu da “Truva’nın İntikamı” adlı kitabının bir bölümünü Ulubatlı Hasan’ın aslında var olmadığına dair bilgilere ayırmıştı.
Ayrıca, şu yorumda bulunmuştu: “Ulubatlı Hasan, dönemin kaynaklarında geçmez. 16. yüzyılın sonlarında ortaya çıkmış bir karakterdir. Sahte Francis olarak anılan ve daha sonraki tarihlerde Francis’in eserine geniş ilaveler yapan Melissinos’un yazdığı kitapta yer alır.
Francis, İstanbul’un fethini canlı olarak yaşamış, 1401 ve 1477 tarihindeki hadiseleri anlatan bir kitap kaleme almıştır. Eğer Ulubatlı Hasan diye biri olsaydı onun eserini genişleten Melissinos değil, Francis kendisi yazardı.
Fatih dönemi kaynaklarında surlara ilk çıkan kişilerle ilgili farklı bilgiler var. Arnavut devşirme Balaban Bey de onlardan biri. Osmanlı dönemi fetih kutlamalarında onun adı ön plana çıkarılıyordu. II. Meşrutiyet dönemi fetih kutlamalarında da onun adı vardı. Bu yüzden surlara ilk çıkan Ulubatlı değil, Balaban Çavuş’tur muhtemelen.”
Prof. Dr. Necdet Öztürk de “Ulubatlı Hasan’ın varlığı yokluğu konusu zaman zaman gündeme geliyor. Dönemin Osmanlı kaynaklarını karşılaştırmalı olarak inceledim. Ulubatlı Hasan’a ya da kuşatma esnasında surlara bayrağı ilk diken kişiye dair bir bilgi yok.
Fethi en ince ayrıntısına kadar anlatan Neşrî bile değinmez Ulubatlı Hasan’a.
Geç dönemde ortaya çıkmıştır bu isim. Bu da sözlü kültür ile o güne ulaşmış ve kaynaklara eklenmiş olabilir. O yüzden, Ulubatlı Hasan yok demek de doğru değil. Meseleye şöyle yaklaşmak daha doğru olur: Mehmetçik deyince aklımıza ne geliyorsa Ulubatlı Hasan deyince de akla o gelmeli bana göre.
Ulubatlı Hasan bilimsel olarak yok. Fakat toplum kültüründe var. Biz Ulubatlı’yı surlara bayrağı diken Mehmetçik olarak görüyoruz.”
Prof. Dr. Abdülkadir Özcan: Ulubatlı Hasan’ın şahs-ı manevi olarak görmek gerektiğini belirtirken şu sözleri söylüyor; “Ulubatlı Hasan, bizim kaynaklarımızda ismi geçen bir şahsiyet değil. Sadece Francis adında bir tarihçinin yazdığı Bizans tarihinin ikinci nüshasında geçiyor. Bu nüshayı da Francis değil, başka biri yazmıştır. O yüzden bu bilginin kesin doğru olduğunu söyleyemiyoruz. Ancak Ulubatlı Hasan’ı inkâr etmenin de, gerçek bir karakter olduğunu söylemenin de bir manası yok bana göre. Çünkü o, fetih ile özdeşleşmiş. O bayrağı diken askerin adı olmuş. O nedenle şahs-ı manevi olarak görmek gerekiyor.“
Prof. Dr. Feridun M.Emecen: Ulubatlı Hasan isminin ilk kez 1570lerde ortaya çıktığını ifade eder: “Ulubatlı Hasan vardır ya da yoktur dememek lazım. Çünkü ihtilaflı bilgiler var. Osmanlı tarihi kaynaklarında sura ilk kimin çıktığına dair bir bilgi verilmiyor. Fakat Bihişti adında bir tarihçi var. O, kendi babası olan Süleyman Bey’in ilk defa İstanbul’a giren ordu kuvvetlerinin başında olduğunu söylüyor. Tacizade de, Edirnekapısı’na doğru olan gedikte gazilerin galip olup içlerinden 5-10’unun duvar üzerine çıkarak sancak diktiğinden ve onları gören herkesin bir anda içeri girdiğinden söz eder. Ulubatlı Hasan ismine ise geç tarihli bir dönemde Francis’e atfedilen büyük kronikte rastlıyoruz. O da Francis’in orijinal eseri değil. Daha sonra Mora’da bir başka kişi tarafından istinsah edilmiş nüsha. Eseri genişleten kişi bir duyum üzerine bu bilgiyi de eklemiş olabilir. Surlara bayrağı ilk diken kişi için daha geç tarihlerde Mustafa ve Balaban Ağa adında iki isim daha veriliyor. Ama Ulubatlı Hasan ‘var mı, yok mu’ diye hakkında kesin konuşamıyorsak bunlar için de konuşamayız.“

TUTİN İSMİNİN KÖKENİ ÜNLÜ İLİR KRALİÇESİ TEUTA’DAN GELİYOR.

Sancak Boşnak şehri Tutin’in ismi programda ifade edildiği gibi, Osmanlı Türk askerlerinin bir tepenin stratejik öneminden dolayı verilen “tutun, tutun” emrinden gelmiyor.
Tutin ismi, tarihi Teutia şehri kelimesinden geliyor. Bilindiği gibi Romalılara karşı savaşmış ve iki savaşta Romalıları yenerek Adriyatik Denizi kıyılarındaki ticaret limanları ele geçirmiş İlirya Krallığının en parlak dönemini yaşatmış ünlü İlir kraliçesi Teuta, bugünkü Sancak bölgesi ve bugünkü Tutin Belediyesi çevresinde sarayını, şehrini ve ordu karargahını kurmuştu. Bu şehre Kraliçe Teuta’nın şehri anlamında Teutin adı verilmişti. Daha sonra bu bölge Roma kaynaklarında da aynı isimle anılmıştı. Zamanla insanların, kültürlerin ve konuşulan dillerin değişmesi sonucu “e” harfi düşerek Tutin şeklinde ifade edilmiştir.
Tutin ismi kökeni ile ilgili bir başka uydurma tez ise Husein Kapetan Grdaşçeviç’, ordusu ile Kosova’ya giderken bu bölgeden geçip atlıların ve askerlerin çıkardığı gürültü yani Boşnakça olarak “Tutnjava” dan Tutin ismi geldiği söylense de bu da “tutun, tutun” gibi halk arasındaki söylentiden başka birşey değildir, belgesi yoktur.
Bu yazımızın hedefinde hiç kimse olmayıp, hedefimiz Türk, Sancak ve Boşnakların tarihinin doğru bilinmesidir. Bunun yanında konu ile ilgili çok sayıda arkadaşımız tarafından gelen soru ve rica üzerine söz konusu iki konuda düzeltme yapmayı uygun bulduk.

 

NUSRET SANCAKLI’dan ALINTI

YORUM YAP