Boşnak Köyü İhsaniye.. » Boşnak HaberBoşnak Haber

28 Mart 2024 - 08:20

Boşnak Köyü İhsaniye..

Boşnak Köyü İhsaniye..
Son Güncelleme :

23 Mayıs 2022 - 23:23

KARAMÜRSEL İHSANİYE KÖYÜ BOŞNAKLARI

Boşnak diyarı Karamürselin tamamı boşnak olan köyü İhsaniye.. 3 Bin dekarlık bir tarım arazisine sahip olan köy Karamürsel’e 16 kilometre mesafede, 85 haneli, küçücük ama son derece şirin bir Boşnak köyü. Köye şahsi aracınız ile asfalt yoldan 10 – 15 dakika içerisinde rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Eğer şahsi aracınız yoksa Karamürsel şehirlerarası otobüs terminalinden kalkan Yalakdere ve çevre köyleri taşıma kooperatifinin köyümüzden geçen araçları ile 30 dakika da köye ulaşabilirsiniz. Köyden ilçeye günde 11 defa ve de ilçeden köye günde 13 defa olmak üzere bir gündeköyümüzden 24 defa araç geçmektedir.
Muhtar Enver Güzel’dir.

Köyde mahalleleri birbirine bağlayan 2 büyük mahalle ve 2 tane ara sokak bulunmaktadır. Mahalleler küme evleri olarak adlandırılıyor. Toplu yerleşim tek mahalledir. Düz bir konumdadır.

Köyün tamamı Boşnaktır.Köyün diğer ismi Novo Selo ( Yeni Köy).Köy günümüzde büyükşehir yasası gereği mahalle olarak geçmektedir..Kocaeli il merkezine 46 ,Karamürsel’e ise 14 km uzaklıktadır.Çiçekli bahçelerin içindeki tek katlı evleri, meyve bahçeleri, yemyeşil doğası ve sıcakkanlı insanlarıyla görenlere ‘burada yaşamak vardı’ dedirten bir güzelliğe sahip.

Nüfusu 2022 verilerine göre 204 ‘tür.Yüz ölçümü 1.956,81 m2’dir.Anayurtlarından kopmalarının ardından geçen uzun zamana rağmen Boşnak kültürü ve Boşnakça hiç unutulmamış. Mis gibi havası ve köyde yetişen doğal ürünleriyle meşhur köyün en önemli geçim kaynağını ise tarım ve hayvancılık oluşturuyor.

Köyde tarım ,hayvancılık ve meyvecilik yapılmaktadır.Meyve olarak şeftali, kiraz, elma, erik, ceviz, karpuz, üzüm; sebze olarak fasulye, domates, bezelye, ıspanak ve kabak en çok ekilenlerdir. Ayrıca önemli miktarda ay çiçeği ve mısır tarımı da yapılmaktadır. Tarım makineleşmiştir. Köyde oturup, kamu kurum ve kuruluşlarında, fabrikalarda, özel sektörlerde veya belediye de çalışıp geçimini sağlayan aile sayısı da oldukça fazladır. Bu kapsamda geçimini sağlayan aileler % 17 lik kısmı oluşturmaktadır. Kalan % 40 kısım ise emekli kesimdir. Ayrıca çok az miktarda da olsa yardımcı geçim kaynağı olarak halıcılık, el işi ve arıcılık yapılmaktadır.

BOŞNAKLARIN KÖYE YERLEŞMESİ
İhsaniye, bundan yaklaşık 143 yıl önce Hersek’in Stolac iline bağlı Korneiç Köyü’nden gelen Boşnaklar tarafından kurulmuş. 1875 yılında Berlin Antlaşması’ndan sonra Bosna’da çıkan olaylar üzerine Müslümanlar, anayurtlarını terk etmek zorunda kalmış ve II. Abdülhamit zamanında da İstanbul’a gelmiş.
Köyün kurucusu Hacı Ömer Bizoviç’tir.Bizoviç ve ailesi Bosna Hersek’in Avusturya tarafından işgaline karşı çıktıkları için idam cezası ile cezalandırılır ancak Osmanlı Padişahı 2.Abdulhamid aracı olur ve affedilmesini sağlar.Cengaver ruhlu ve bir o kadar da çevresine bağlı vefakar olan bu kahraman Anadoluya davet edilir ve bugun köyün olduğu yer kendisine “ İhsan “ edilir ve köyün adı burdan gelir.. Göçmen köylüler padişahın ihsanı olarak kabul ettikleri köylerine “İhsaniye” adını vermişler Ancak kendisi maiyeti olmadan gelmeyeceğini ifade edince padişah bu şartını kabul eder ve Bizoviç,Hüsniç,Merhamiç,Bilali,Mişoviç,Avdiç ve Birzina aileleri gelerek köye yerleşirler.Köye gelenler genelde Bihaç ve Mostar kökenlilerdir.lk gelen kafilenin 6 hane olduğu söyleniyor. 1895 tarihli belgeye göre ise, köy mevcudu 68 erkek, 50 kadın olmak üzere 27 hanedir. Değişik zamanlarda göç edip yerleşen aileler de olmuştur. Örneğin Akbabiç sülalesi 1911 yılında gelmiştir.

Köyü oluşturan sülaleler şöyle sıralanabilir. Bizoviç, Husniç, Merhemiç, Bilali, Mişoviç, Brzina, Akbabiç, Bayraktaroviç.
Köy kurulduktan sonra Hacı Ömer Ağa, diğer hemşehrilerini de bu köyde toplayarak yaşamlarını sürdürmelerini sağlamış. Hacı Ömer Ağa’nın topladığı aileler arasında Bizoviç Ailesi, Hüsriç Ailesi, Merhemiç Ailesi, Bilali Ailesi, Mişoviç Ailesi, Avdiç Ailesi ve Birzina Ailesi başta bulunuyor. Yaklaşık 150 yıllık geçmişi olan bu köy, geçmişten günümüze hem tarihi hem de gelenek ve görenekleriyle bugün de Karamürsel’in değerleri arasındaki önemini koruyor.

İLK CAMİ TAŞTAN İNŞA EDİLMİŞ
Köy 1880’de kurulduktan sonra II. Sultan Abdülhamit tarafından ilk camii taştan inşa edilmiş ve 1950 senesine kadar hizmet vermiş. 1950 senesinde meydana gelen depremle birlikte hasar gören cami, 1952 yılında dönemin muhtarı tarafından onarılmış ancak 17 Ağustos 1999 depreminde tamamen yıkılmış. Bunun üzerine Hacı Hafız İsmail Aydın, Muhtar Sedat Akbaba, Ömer Akbaba, Aziz Akkanat ve Muzaffer Küçükturan tarafından kurulan İhsaniye Köyü Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği’nin çabalarıyla inşa edilen yeni cami, 6 Ekim 2002’de ibadete açılmış.

KÖYDE YAŞAYAN SÜLALELER
Günümüzde köyde Bizovic ( Turan-Erturan-Küçükturan ) ,-Krelo-Mehremic-Nanic-Cekro ,( Çeker ) ,Husniş ( Akşehir )Mijovic-Delic-Brizina-Avdic,Bayraktaroviç,Bilali,Akbabiç sülaleleri yaşamaktadır. Köylülerin geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır.İhsaniye Köyü’nden olup köyde yaşamayan Boşnaklar Değirmendere,İzmit,Ankara,Karamürsel,Yalova ve İstanbul’da yaşamaktadır.

KÖYDE BOŞNAK KÜLTÜRÜ

Anayurtlarından kopmalarının ardından geçen uzun zamana rağmen İhsaniye Köyü’nde Boşnak kültürü ve Boşnakça hiç unutulmamış. Köy, geçmişten günümüze hem tarihi hem de gelenek ve görenekleriyle bugün de Karamürsel’in değerleri arasındaki önemini koruyor.

Bosna’dan gelen Müslüman aileler tarafından kurulan İhsaniye Köyü’nde yaşayan aileler adetlerine hala sıkı sıkıya bağlı. Hala neredeyse tüm evlerde Boşnakça konuşuluyor, İhsaniye halkı ana dillerini çocuklarına da öğreterek, kültürlerinin kaybolmadan devam etmesini sağlıyor.
Kültürel değerlerini koruyan ve bunu nesilden nesle aktaran aileler için Boşnak böreğinin yeri ise bambaşka. Becerikli Boşnak hanımları tarafından, elde incecik açılan yufkalarla yapılan Boşnak böreği, taş fırınlarda pişiyor ve tadı yiyen herkesin damağında kalıyor.Bunun yanında Masenitsa,Pura,Popara yapılır.

Bosna’dan gelen Müslümanlar tarafından kurulan İhsaniye Köyü’nde yaşayan aileler gelenek ve göreneklerine hala sıkı sıkıya bağlı. Kültürel değerlerini koruyan ve bunu nesilden nesle aktaran aileler için Boşnak böreğinin yeri ise bambaşka. Becerikli Boşnak hanımları tarafından elde incecik açılan yufkalarla yapılan Boşnak böreği, taş fırınlarda pişiyor ve tadı yiyen herkesin damağında kalıyor
Boşnakçanın konuşulması ve kullanımı ise ,şu anki gençlerde Boşnakça sıkıntısı vardır.Gençler Türkiyenin her yerinde olduğu gibi kendi dillerini tam bilmemekte ve konuşamamaktadır.Ancak 35 yaş üstü olan Boşnaklar dillerininkonuşmakta ve anlamaktadır.

İhsaniye Köylü Boşnaklar diğer Karamürsel Boşnakları ile ilişikilerini sıkı tutmakta ve onlarLa görüşmeyi devam ettirmektedirler.Bu da Karamürsel Boşnaklarının kendi aralarındaki işbirliği ve dayanışmalarının sağlamlığını göstermektedir.

Köken olarak Boşnak olan köyde aile bağları son derece önemlidir. Aradan geçen uzun zamana rağmen Boşnak dili ve kültürü unutulmamış ve günlük hayatta yaşatılmaya çalışılmaktadır. Gece oturması olarak bilinen ve habersiz ‘çat kapı’ gidilen gece misafirlikleri meşhurdur. Eğlence olarak eskiden sadece düğün, sünnet cemiyetleri ve asker eğlenceleri mevcut iken günümüz de ilçeye olan ulaşım imkânının çok fazla artması ile ilçede ki çevre ilçelerde ki konserler, sanatsal etkinlikler ve çevre köylerde ki önemli günler ve festivaller eğlence kültürünü zengin hale getirmiştir.

Köyde Mızıka, davul zurna, kemençe. Yaşlılar “zaguslay malo” (hadi biraz çal söyle) diyerek kemençeye davet için ortam oluştururlardı. Akordeon kullanılır. Davul ve zurna kullanılır. Klarnet, darbuka da kullanılır.

Köyde oynanan oyunlar Kasap, çiftetelli aktarılıyor. Payduşka kızlı erkekli karşı karşıya dizilip oynanır. Boşnak kasabı –Çiftetelli -Telli turna oynanır.

Oyunlarla ilgili İhsaniyeli bir Boşnagın anlatımı : “Özel günlerde ve bayramlarda Boşnak halayı dediğimiz sola doğru çekilen halay oynanırdı. Buna biz treskat derdik. Şuanda da özel günlerde gençler bu oyunu oynamaktadır. -Horon Oynanırdı. Günümüzde de özel günlerde devam etmektedir. Boşnak halayı oynanırdı. Çiftetelli düğünlerin vazgeçilmezi idi. Yöresel türlerdi Zeybek karşılıklı oynarlar.
Eskiden Bosna Hersek göçmeni diğer köylerde de uygulanan Cuma ve bayram eğlencesi, burada da uygulanırdı. Cuma günleri bağ, bahçe, ev işi yapılmaz, genç kızlar her hafta bir başka komşu evinde olmak üzere toplanır, eğlenirdi. İhtiyarlar genellikle Karamürsel’e gider, dostlarıyla görüşür, resmi dairede işi varsa onu görür,
Cuma namazını kılar, alışverişini yapar, köyüne dönerdi. Genç delikanlılar ise, mızıka dedikleri akordeon eşliğinde şarkılar söyler, oyunlar oynardı. Çocuklar ise, Karamürsel’e giden büyüklerinin getireceği şekerlerin hayali ile akşamı ederdi. Bu coşkuyu yaşamak için herkes Cuma gününü sabırsızlıkla beklerdi.
Eskiden, Ömer Akaydın “gusle” çalar, destan ve halk şiirleri okurdu. Bir nasihat, bir öğüt içeren şiirleri, bir kahramanlık hikayesi anlatan destanları, herkes oturup ilgiyle dinlerdi.Göçmenlerin beraberlerinde taşıdıkları kültürün bir başka çalgısı mızıka dedikleri akordeondur.
Eskilerden Paşa Erturan, Faik Erturan, Ethem Küçükturan, Cavit Erturan mızıka çalardı. Düğünlerin vazgeçilmezi zurnayı ise Adem Bayraktar, Mustafa Bayraktar, İsmail Kızılkaya çalardı.”

Kaynaklar:
-Köy Muhtarı
-Kocaeli Life Dergisi
-karamurselalp.tr.gg
-https://www.karamursel.bel.tr/kesfetdetay/ihsaniye-koyu-13
-file:///C:/Users/ASUS/Desktop/MAKALELER/ihsaniye_mah2.pdf

YORUM YAP