(Tarihimizden )1918-1941 Krallık Yugoslavyasının Boşnakların Türkiye'ye Göç Ettirilmesi Planı » Boşnak HaberBoşnak Haber

24 Nisan 2024 - 02:29

(Tarihimizden )1918-1941 Krallık Yugoslavyasının Boşnakların Türkiye’ye Göç Ettirilmesi Planı

(Tarihimizden )1918-1941 Krallık Yugoslavyasının Boşnakların Türkiye’ye Göç Ettirilmesi Planı
Son Güncelleme :

02 Şubat 2023 - 13:10

Boşnakları kitlesel olarak Türkiye’ye göçürülmesi 1912 yılındaki Balkan Savaşları sonra hızlanmış olsa da gerçekte Bosna’nın Avusturya Macaristan idaresine bırakıldığı 1878 yılında başlamıştı.
Balkanlardaki İslam inancına mensup diğer halklar gibi Boşnaklar da bölgedeki gayrimüslim devletler için sorun teşkil ediyordu.
Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra monarşist (krallık) Yugoslavya’nın oluşmasıyla birlikte Boşnaklar kendilerini toplumun sınırlarında değil, aynı zamanda hayati tehlike arz eden bir grup içinde buldular.
O zamanki reis Cemaludin Çauşeviç’in ifadesine göre, yeni kurulan Sırp – Hırvat – Sloven (SHS) Krallığı’nın ilk iki yılında ve de yeni hükümetin ilk iki ayında 270 Boşnak köyü ateşe verildi ve yağmalandı, 2.000’den fazla Boşnak öldürüldü.
Cinayetler çoğunlukla arka bahçelerde, dükkanlarda ve sokaklarda gerçekleşti ve bunun nedenleri Boşnak mülklerine Sırplar ve kısmen Hırvatlar tarafından el konulmasıydı.
Aynı zamanda rejim, onların Türkiye Cumhuriyeti topraklarına kitlesel göçüne yönelik propagandalar yürüttü ve “Türkiye için orası onların vatanı ve onlar Türk’tür” vurgusu yaptı.
Bunun yanında Boşnaklar, Avusturya – Macaristan yönetimi sırasında yaptıkları iddia edilen sözde Sırplara ve Hırvatlara vahşetleri nedeniyle ihbarlar yapıldı ve gözaltına alınıp taciz edildiler.
1923’te Yunan-Türk savaşının sona ermesi ve Kemal Paşa Atatürk’ün önderliğindeki modern bir Türk devletinin kesin olarak kurulmasıyla, Müslüman nüfusun ilk mübadelesi, çoğunlukla Yunan topraklarından, kısmen de Boşnakların yaşadığı Sancak’tan kabul edildi. Yugoslavya Krallığı’ndan toplam sınır dışı edilenlerin sayısı 348.000 ile 475.000 arasında değişiyordu.


O günlerde Boşnaklar, ya ikinci sınıf statüyü kabul etmek ya da ülkeyi terk etmek gibi iki seçeneğin kavşağındaydı. Bir grup da Boşnaklıktan vazgeçmeye ve Sırpları ve Hırvatları kendi ulusallar olarak kabul etmeye, büyük çoğunluk ülkeyi terk etmeye ve tamamen ayrılmaya hazırlanıyordu.
Boşnakların Türkiye’ye göçüne özel bir ilgi, Türkiye Cumhuriyeti ile Sırp – Hırvat – Sloven (SHS) Krallığı arasında dostane ve diplomatik ilişkilerin kurulduğu 1925’te ortaya çıktı. Bu ilişkiler, sırasıyla 1930 ve 1931’de düzenlenen birinci ve ikinci Balkan konferanslarından sonra düzeldi ve özellikle Kral Aleksander Karacorceviç’in 1933’te Türkiye’yi ziyaretinden sonra.
1935 ve 1936’da Türkiye kapılarını Balkanlardan Müslümanlara açtı.
Balkan devletler arası anlaşmalar uyarınca birkaç yüz Müslümanın Türkiye’ye göç etmesi bekleniyordu.
Sırp Kültür Kulübü’nde Sırp halkının eylemlerine yönelik stratejiler üzerinde anlaşmaya varıldı. Böylece Vasa Çubriloviç, 20. yüzyılda birkaç halktan oluşan değil, sadece kendi halkının yaşadığı ülkelerin bir geleceği olduğuna inanıyordu.
Boşnaklar dini bir azınlık olarak görülüyordu ve bu durum onların millileşmelerini hızlandıracaktı.İyi ilişkiler, çok sayıda devletlerarası faaliyetten önce geldi.
Böylece 20 Eylül 1935’te Yugoslavya Krallığı Dışişleri Bakanlığı’nda Türkiye ile bakanlıklar arası bir konferans düzenlendi ve dört gün sonra Belgrad’da Bakanlıklar Arası Konferans Komitesi Taslak Göç Planını kabul etti.Bu faaliyetler, Yugoslav Müslüman nüfusunun Türkiye’ye göçüne ilişkin 11 Temmuz 1938’de İstanbul’da Yugoslav – Türk sözleşmesinin imzalanmasıyla sonuçlandı. Sözleşme hükümlerine göre toplam 200.000 kişi olmak üzere 40.000 ailenin Türkiye’ye göç etmesi bekleniyordu.
Göçmenler Yugoslav vatandaşlığından vazgeçmek zorunda kaldılar. Göç anlaşması bir an önce uygulanmalıydı ve 1939’da Yugoslavya Krallığı’nın Ankara’da büyükelçiliğinin açılması buna katkıda bulunmalıydı.
Organize göçün 1 Temmuz 1939’da başlaması ve 6 yıl sürmesi gerekiyordu. Yugoslavya’nın Türkiye’ye aile başına 500 lira ödeyeceği tazminat da kararlaştırıldı, yani. toplam 20 milyon lira. Bosna Hersek ve Sancak’tan kaç Boşnak’ın Türkiye’ye göç ettiği konusunda kesin bir veri yok, ancak on binlerce kişinin olduğu tahmin ediliyor.
2. Dünya Savaşı’nın başlaması ve Nisan 1941’de Yugoslavya Krallığı’nın teslim olması, Boşnakları hiç şüphesiz en aza indirecek olan bu süreci hem Bosna Hersek’te hem de Sancak’ta, özellikle de ilk iki dönemde yaşanan göç sürecini bilindiği durumlarda durdurmuştur.
İlk dalgada göç etmesi planlanmayan halk arasında Türkiye’ye göç etmek büyük ilgi gördü !?

 

Nusret SANCAKLI

YORUM YAP