Karadağ'da Boşnaklara karşı saldırılar neden özellikle Plyevlya'da başladı ? » Boşnak HaberBoşnak Haber

18 Nisan 2024 - 08:25

Karadağ’da Boşnaklara karşı saldırılar neden özellikle Plyevlya’da başladı ?

Karadağ’da Boşnaklara karşı saldırılar neden özellikle Plyevlya’da başladı ?
Son Güncelleme :

31 Mart 2023 - 21:26

HİÇBİR ŞEY TESADÜFİ DEĞİLDİR !
 
Karadağ’da Boşnaklara karşı saldırılar neden özellikle Plyevlya’da başladı ?
Karadağ’ın Pljevlja kentindeki İslam Cemaati binaları, Karadağ’dan yeni ve son bir Boşnak göç dalgasını kışkırtmak amacıyla birkaç gündür “bilinmeyen failler” tarafından vandalizmin ve açık tehditlerin hedefi oldu.
Plyevlya tesadüfen seçilmedi !
Boşnak halkının kolektif bilincinde derinlemesine kökleşmiş kanlı Balkanlar topraklarında şimdiye kadar görülen en vahşi suçlardan biri işlendi. 1924 yılındaki bu suç, soykırımın tüm unsurlarını barındıran Pljevlja’ya çok da uzak olmayan Şahoviçi’de Boşnak nüfusun katledilmesi suçudur.
Šahovići Boşnak Soykırımı, Srebrenica Boşnak Soykırımı gibi, Boşnak halkının yaşayan bir yarasıdır.
Plyevlya yakınlarındaki Akova-Kolaşin sınırları içindeki Şahoviçi’de Boşnaklara yapılan soykırım çok daha korkunç idi, çünkü barış zamanında, Sırp-Hırvat-Sloven (SHS) Krallığı’nın kuruluşundan altı yıl sonra gerçekleşti.
Bu soykırıma katılanlardan babası Nikola Cilas’ın da bulunduğu, önce Tito’nun yakın çalışma arkadaşı sonra komünist muhalif olan Milovan Cilas, babasının anısına ve itirafına göre Şahoviçi’de Müslümanların katledilmesini anlattığı 1958’de Londra’da “Adaletsiz Ülke / Besudna zemlja” kitabını yazdı.
Milovan Cilas, 350’den fazla kişinin öldürüldüğünü, çok sayıda kadınnın tecavüze uğradığını, Boşnakların evlerinin ateşe verildiğini ve yağmalandığını belirtiyor. Zamanın Reis-ül-ulema Cemaludin Çauşeviç 1.000’den fazla çocuk, kadın ve erkeğin yer aldığını söylerken, diğer kaynaklar en az 500 kişinin öldürüldüğünü ve katledildiğini belirtir.
Müslüman Şahoviç’deki soykırımın nedeni olarak, Kolasin’in Belediye Başkanı olan Boško Bošković’in öldürülmesi bahane edildi.
Belediye Başkanı cinayeti, Şahoviçi’deki sözde gizli Müslüman komitacılara atfedildi ancak daha sonraki bir soruşturma, 7 Kasım 1924’te Karadağlı komitacılardan Radoş Bulatoviç ve Drago Bulatoviç tarafından öldürüldüğünü ortaya çıkardı.
Yerel Karadağ hükümeti soruşturma ve davanın bitmesini beklemeden, o sırada ülkede bulunmayan Boşnak halk savaşçısı Yusuf Mehoniç’i bu cinayetle yanlış bir şekilde suçlamaya karar verdi.
Koordineli bir eylemle hükümet, “intikamcılar” olarak gönüllü olan Karadağlılara 24 saat içinde Müslümanlara karşı “kan davaları” yürütmeleri için göz yumarak, 24 saat içinde Boşnaklara yapacaklarından dolayı “intikamcıların” içinde yapacaklarından hiç birinin sorumlu tutulmayacağını garanti etti.
9-10 Kasım gecesi 2.000 “Karadağ Sırp intikamcı gönüllüsü“, 19 kilometrelik bir alanda bir günde olabildiğince çok Boşnak’ı yok etmek amacıyla Şahoviç’i ve çevresindeki komşu Boşnak köylerine doğru yola çıktı.
Nikola Cilas’ın oğlu Komünist eski liderlerden Milovan Cilas’ın “Adaletsiz Ülke / Besudna zemlja” kitabında bahsettiği itirafına göre Boşnak Müslümanlar kendilerini neyin beklediğini bilmeden giysileriyle evlerinden çıktılar. Katliam 9 Kasım gecesi başladı ve 10 Kasım günü gün boyunca devam etti.
Kısa süre sonra yetkililer tarafından örtbas edilen resmi olmayan bir soruşturma sırasında görevli Danilo Jauković, Boşnaklara soykırım yapan yaşlı katılımcıları sorgular ve onlara diğer soruların yanı sıra şu soruyu sorar; “Bütün bu Müslümanları 24 saat içinde mi öldürdünüz?” , Aralarından birkaç kişi şu cevabı cevap verirler: “Ertesi günde sadece yarım güne kadar uzattık!”
Kitap, “Belediye Başkanı’nın kana kan intikamının” Müslüman Boşnaklara yönelik bir saldırı için sadece bir bahane olduğunu ve katliam sırasında şu cümleyi sıkça bağırarak söyledikleri açıkça ifade ediliyor: “Ülkeyi vaftiz edilmemişlerden temizleyelim!”. Karadağlı Novak Haşanin’in 13 yaşındaki Boşnak bir çocuğu kurtarmayı başardığı ancak bu eylem yüzünden neredeyse öldüleceğini belirtilmişti.
Babasının hatıralarını kitabında yazan Cilas, okuyucunun midesini bulandıran şu yaşananlatı da not düşmüştü: “Bizim köyden Sekula adındaki biri, öldürülmüş olan Şahoviçi köylülerinin cesetleri arasına girip onları tek, tek ayaklarındaki damarlarını kesti.”. Bir boğayı kestikleri zaman ölmemiş ve kımıldıyorsa kesin ölmesi için böyle yapmak onlarda adet idi.
Kız ve erkek çocuklar annelerinin kucaklarından alındı ve boğazları kesilerek öldürüldüler. Müslüman Boşnak imamların sakallarını koparıp alınlarına bıçakları ile haç işareti çiziliyordu.
Ünlü Karadağlı Boşnak tarihçi Şerbo Rastoder, tüm Sahoviç çevresini vuran soykırımın ardından hayatta kalan Boşnaklar’ın toplu halde Bosna’ya veya Türkiye’ye çoğunlukla Kırklareli’ne, Ege Bölgesine göç ettiklerini belirtiyor.
Boşnaklara karşı soykırım suçu işleyenler, Boşnakların taşınmaz mallarına (topraklarına) yerleşmişler ve torunları bugün orada, bir başkasına ait kanlı topraklarda yaşıyor.
Karadağlılar, oradaki Boşnakları ve İslam Dini’ni unutturmak için Şahoviçi ve civarında bulunan her iki camiyi de yıktılar ve Şahoviçi köyünün adını da Tomaşevo olarak değiştirdiler.
 
NUSRET SANCAKLI

YORUM YAP