ÇANAKKALE VE DİĞER CEPHELERDE SAVAŞAN RUMELİ GÖNÜLLÜLERİ
Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı’na girince, Rumeli’de yaşayan Türk, Boşnak, Arnavut Müslümanlar cihad çağrısına koşmuşlar bir kısmı şehit düşmüş, bir kısmı esir olmuş, hayatta kalabilenlerden bazıları Türkiye’de kalıp yerleşmiş, geride bir aile bırakanlar gazi olarak geri dönmüştü. Rumeli’den çok uzak cephelerde şehid düşen, esir olan gönüllülerden akıbeti belli olanların durumu, Osmanlı Harbiye Nezareti’nce konsolosluklar vasıtasıyla ailelerine bildirilmişti.
Rumeli’nden sağlanan gönüllü Müslümanların kesin sayısını tespit etmek zor görünmektedir. Sırbistan, Karadağ, Arnavutluk, Bulgaristan, Güney Kosova, Makedonya, Romanya, Batı Trakya’dan Struma Nehri’ne kadar olan bölge ve Sancak bölgesinden İstanbul’a sevk edilen gönüllüler de ilave edilince miktarın kabaca 50 bini aştığı kabul edilebilir. Gönüllüler etnik açıdan sırasıyla Arnavut, Türk, Boşnak ve diğer Müslümanlardır (1). Büyük çoğunluğu Sancak bölgesinden olmak üzere Çanakkale’deki savaşa 15 binin üzerinde Boşnak’ın katıldığı belirtilirken, bu kimselere halk arasında Rumeli’den gelen gönüllüler anlamına gelen “curumliye (đurumlije)” deniyordu (2).
Rumeli topraklarından ordu saflarına katılan on binlerce Müslüman gönüllünün hikâyesi Osmanlı askerî tarih literatüründe yada diğer kaynaklarda hak ettiği derecede yer almamıştır. Balkan Harbi esnasında mahallî halkın ülke savunmasına kayıtsızlığının ve yer yer menfi tutumunun sosyal hafızadaki izleri, Türk olmayan Müslümanların yani Arap ve Arnavutların ihanet ettikleri kabulü, konuya ilişkin arşiv malzemesine akademisyen ve araştırmacıların erişim güçlüğü, belgeye ulaşmak için gereken bürokratik işlemlerin fazlalığı, 20’nci yüzyıl tarih yazıcılığında da etkisi bilinen ideolojik tercihler bunda etkilidir. Osmanlı İmparatorluğu’na halkın önemli sayıda gönüllü muharip asker ile destek vermesi, Osmanlıların hemen bütün etnik gruplara zulüm ve baskıdan başka bir şey vermediğini propagandasına ters düşmektedir. Bu yüzden Balkanlar’daki geçmişi kurgulayan çağdaş milliyetçilikler de konuyu görmezlikten gelmeyi tercih etmektedir (1).
Osmanlı Devletinin son dönemindeki cephelere Rumeli ve Balkanlardan yoğun gönüllü katılımın yanında bir Rumeli imparatorluğu olan Osmanlı’dan Rumelili bir çok komutan katılmıştır.. Balkan Savaşına Balkanlı 12 general ve üst düzey seviyede komutan, 19 albay, 22 yarbay, sekiz binbaşı, iki yüzbaşı; Birinci Dünya Savaşına Balkanlı dokuz general ve üst düzey seviyede komutan, dokuz kurmay albay, altı albay, 30 yarbay, 47 binbaşı, dokuz yüzbaşı; Kurtuluş Savaşına Balkanlı 15 general ve üst düzey seviyede komutan, beş kurmay albay, yedi yarbay, 16 binbaşı, altı yüzbaşı katılmıştır. Çanakkale Cephesinde Balkanlı üç tuğgeneral, dört kurmay albay, dokuz yarbay, 20 binbaşı, altı yüzbaşı, beş kıdemli yüzbaşı, 20 yüzbaşı, 28 üsteğmen, 40 Teğmen, 10 yedek subay, altı yedek subay adayı görev yapmıştır. (3)
Referanslar:
1. Saygılı, H. (2013). BİRİNCİ DÜNYA HARBİ’NDE RUMELİ’NDEN OSMANLI ORDUSUNA MÜSLÜMAN GÖNÜLLÜ KATILIMLARI. Hacettepe Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları (HÜTAD)(18), 231-255.
3. Esenkaya, A. (2012). Balkanlardan Çanakkale Cephesine gelenler. I. Uluslararası Balkan Kongresi (24-26 Eylül) bildiri kitabı içinde (ss. 1067-1100). İstanbul: Süleyman Şah Üniversitesi Yayınları.
Kaynak: https://www.facebook.com/profile.php?id=61557618506330