Açmayan Çiçeklerın Toprakları ve Boşnak Göçmenler » Boşnak HaberBoşnak Haber

25 Nisan 2024 - 12:41

Açmayan Çiçeklerın Toprakları ve Boşnak Göçmenler

Açmayan Çiçeklerın Toprakları ve Boşnak Göçmenler
Son Güncelleme :

21 Haziran 2015 - 12:51

Açmayan Çiçeklerın Toprakları ve YILDIRIM

Eskiden, şirin mı şirin, güzel mi güzel, Yugoslavya diye bir diyar vardı. .Güzel olmasına güzeldi ama ne yazık ki, toprakları kan kokuyordu…

 Çünkü o topraklarda tarih boyu birileri birilerle savaşmış, topraklar el değiştirmiş ve bu el değiştirmede o topraklara kan karışmış.

Dünya, büyük bir savaş yaşamış, büyük imparatorluklar yıkılmış, dengeler değişmiş. ‘’Biriler’’ o toprakları bırakıp çekilmiş ve başka ‘’biriler’’,  oluşan o boşlukta yaşayan insanlardan ve tarihin yıkıntılarından,  masa başında, sırça ayaklı, temeli zayıf,  bir devlet kuruyorlar. İsmini de Sırp Hırvat ve Sloven Krallığı olarak koyuyorlar ve bir müddet sonra Yugoslavya (GÜNEY SLOVENİSTAN) olarak değiştiriyorlar.

Kısa bir zaman sonra, ikinci  dünya harbi de oraları, bir daha harabeye çevirir. O savaşta da biriler birilerini katleder, öldürür, yerinden yurdundan eder…! İşte o sırada, TİTO diye bir adam çıkar ve yer yüzünde en talihsiz  bölgelerin birinde, bir güzellikler diyarı inşa etmeye kalkışır…

Bu, oldukça cesur adam, çimento yerine ‘’BRASTVO JEDINSVO’’ yani, ‘’ KARDEŞLİK ve BİRLİK-BERABERLİK’’ı kullanır. O, kanlı torağa çiçek ekmeye başlar. Görünürde de, bir hayli başarılı olur.

Öyle ki, oralarda  bir ara öylesine güzellikler  yeşermeye başlamıştı  ki, tarihçiler bile, hayretle ve  umutla bakmaya  başladılar.. Artık kötü günler geride kalmış. İnsanlar birbirilerini seviyor, birbirilerileri ile  yaşamaya, güzelliklerini paylaşmaya ve bütün dünyaya örnek olmaya çalışıyor. İki kutba bölünmüş  dünyanın, zamane dünya  insanı rüyalarını Tito’nun Yugoslavya’sı ile süslemeye başlar..

Öyle ki, o zamanlarda dünyada  en popüler pasaport ‘’CRVENDAÇ’’ yani, kırmızı kaplı Yugoslav pasaportu idi. Yer yüzünde hemen hemen hiç bir ülke o pasaport sahibinden  vize istemiyordu..

Ne var ki, bu güzelliklere şüphe ile bakan, ‘bazı insanlar da vardı…!  Bu insanlar, bu güzelliklerin uzun ömürlü olmayacağına emindiler. Bundan dolayıdır ki o, en güzel döneme inat, oradan göç etmeğe başladılar. Bu sırça ayaklı temelsiz yapı TİTO’nun  ölümüyle, oradaki zavallı insanların başına yıkılacağına  ‘kıyamet borazanlığı’ yapan bu insanlar pırını pırtını toplayarak YILDIRIM’a gelip yerleşiyorlar.. Aslında bu insanlar, ufkun ötesini da gören insanlardı.  Bütün bu güzelliklerin yerine, bir gün maalesef felaketler, kanın akışı   ve düşmanlıklar geri geleceğine tahmin ettiler  ve oradan, uzaklaşarak YILDIRIM’a yerleştiler..

Onların çocukları, torunları şimdi  YILDIRIM’da  mutlu bir yaşam sürerken  maalesef, böyle düşünmeyenlerin çocukların torunların başlarına yine felaketler, yine kıyametler,  yine   kara  günler geldi.

İnşallah, bu son olur ve insanların doyumsuzluk hissi sevgiye kardeşliğe, birlik ve  beraberliğe bürünür. İnşallah, herkes, yer yüzündeki tüm  insanların yaşama hakkına  saygı gösterir…!

Ancak, o anlamda  temizlenmiş  topraklardan  güzellikler yeşerir ve çiçek açar…!.

 

Yunus B A Y R A K T A R

Kaynak: muhacirinsesi.com

YORUM YAP